Dam Üstüne Çul Sermezdik
Bin bir itina ile uzatılıp örülen
belikler, ucu düzeltiliyor bahanesiyle kesilen saç telleri ahır köşelerinde duvara
komşu direk aralarında biriktirilirdi. Ta ki kışla bayırından özenle kazılıp at
arabasıyla eve getirilen kırmızı toprağın kıvamlı çamur haline getirilesiye kadar.
Kış bitmiş bahar gelmiş inle
cinin top oynar hale geldiği samanlıkta hazır geniş alan da açılmışken ve de
gerekli materyal ve eli boş ekipman da hazırken gelip çatmıştır “Tandır Kurma
Zamanı”. Kırmızı toprak ve saç telleriyle karılıp harman edilen malzeme dört
bir elden döve döve kıvama getirildikten sonra uzun süreç başlardı.
Büyük tandır kurulurken yere
değil geniş ve sağlam bir tahta üzerine ve altına da sağlam iki kürek sapı
konur ki yerine taşınmasında bir acı sürpriz yaşanmasın. Tabii sağlam bir “geçkere” üzerine kurulsa daha ergonomik olur
ya her evde 3-4 ay geçkereyi bloke etmek lüksü fazlaca da abartılı olur.
Zeminde bir kalın tahta parçası üzerine kimi dikdörtgen kimi yuvarlanmış çamur
parçaları yer alacağı birime göre tahta üzerine şaplata şaplata şekil verilirdi.
En alttan başlayarak kalından inceye kat kat sıralanan çamur katmanları
ağırlığı taşıması için kurumaya başlar, kurudukça da bir üst kademeyle devam
edilirdi. Yani ocak/tandır yapımı haftalar alır. Her yeni katman dairesel
olarak “fırdolayım” sirküle edilir. Yükseklik 1.5 arşına gelince tandır
tamamdır artık. Tabii tandırın en alt kısmında küfle deliğiyle bağlantı kurulacak yatık D
şekilli alan henüz çamur yumuşakken kesilmelidir .
Malzeme artarsa ne mi olur.
Küllüğe atılmaz kalan çamur elbet. Hemen ikinci ekip bir çırak nezaretinde
kurulur. Daha küçük ve rutin işlerde hemen her gün yakabilecek ana tandırın
böğrüne ve bel seviyesindeki bir yüksekliğe kurulmak üzere “tatar ocağına”
şekil vermeye de başlanmıştır .
Eskimiş yıpranmış sürekli “küt
düşüren” ocağı çukurundan parçalayarak çıkarmak tamam da. Ya tandırı o çukura
yerleştirmek muhtemelen o yılın en güncel aksiyonudur da bizim köyde. Kimi işin
bir ucundan tutmak kimi de ya kırılırsa anını kaçırmamak amaçlı trübinde yer
almak telaşesiyle tandır indirme seromonisini takip önemlidir. Ve bin bir emekle şekil
verdiğiniz tandırınız küfle deliği denk gelmişse de tamamdır artık.
Kösağaçla karıştırılan yaban
tezeği ve kesmik artıklarının ateşi harlamasıyla, yeni gelinin en zor sınavı da
başlamıştır. Ekmek evirmeye evrağaç yetiştiemezsiniz yufkayı yakmamak adına. Ekmek
etme günü bezici ve eviriciyle birlikte evin en fonksiyonel ekibi tam gün
meşguldür artık. Yağlama ve D börek rutindir günün menüsü adına.
Tandır başı ev hanımının değil
tüm ailenin ömrününün çoğunun şekillendiği ocak başının da en stratejik
mekanıdır. Aş ekmek çorba orda kaynar. O kazan kaynama fokurtusu ve yemek kokuları
ordan yayılır tüm mahalleye. Ekmek
evrilmesi, sonrasında çekilen çörekler, kalan ateşle o günün ana yemeği sonrası
patates közlemesi bir yana. Köz geçmiş hafif küllenmiş tandırın kemik sıcaklığı
devam ediyorken akşam ezanı okunmuş yemekler yenmişse sıra ocak başı
zamanındadır gayrı.
O günün muhasebesinden tutun da
geleceğin planlanması, önemli kararların alınması, sohbetler saatlerce sürer.
Tandıra sallanmak birbirinin ayağını hala sımsıcak olan tandırın gövdesine tepdirme
kapışmalarını şimdi hangi çocuk yaşar ki sonbahar ve kış günlerinde. Ne tablet
ne akıllı telefon ne de laptop. Dizistü
çulunuz sıcak izolasyonunu da sağladı mı başka keyfe ne hacet. Bilmeceler,ev
ev oynama ve yerel dedikodular da eklendi mi. Daha ne olsun.
Yorumlar
Yorum Gönder